Merhaba arkadaşlar, yine yeni yeniden bir kamp turu düzenledim ve bu kez de Datça’ ya ait koyları gezdim.

             Marmaristen çıkıp dağların arasında “S” çizerek gideceğiniz uzun bir yola sahip Datça. Yol üstünde olmadığından da fazla uğrak olmamış. Denizi güzel ama plajları yorucu olan bu ilçeye Bodrum’ dan feribot ile de Sabah 09.00 – Öğlen 12.00 ve Akşam 18.00 de geçebilirsiniz. Bu saatler elbette ki değişebilir gitmeden önce sormanızda fayda var. Feribot ise kestirmeden varmak için ideal. Biz saatlerini uyduramayınca uzun bir yol yaptık.
           Genel olarak Datça ve koyları nasıl? İki koyu genel olarak biliyor olsam da genel yapısı “Yazları soğuk ve kurak kışları bundan da beter” şeklinde düşündüğüm koy aslında sabahın erken saatlerinde çok keyifli. Kalkar kalkmaz koy içerisinde sessizliğin hakimiyetini anlıyorsunuz. Günü birlikçiler öğlen gibi geldiğinden size koca bir koy kalıyor. Fakat koy zaman zaman çadır kuranlar tarafından sık ziyaret edilirken zaman zaman da sakinliği ile karşılıyor sizi. Bu yazıyı okuyorsanız ya Datça ‘ da gidecek yer bulamadınız ya da son kararınızı vermek üzeresiniz. Bu yüzden aşağıdaki bilgiler size yetecektir.
            Çok önemli olan kısmı hemen belirteyim. Her yer taş plajda. Yoruyor ve zorluyor. Denize girerken de deniz terliği olması avantaj. Çok mu problem? Elbette ki değil hatta ben paletsiz de girdim çok etkilemedi ama kum plaj ile aynı derecede değil elbette.
            Kum ile karşılaştırınca biraz daha serin kalıyor gün içinde. Kumun yerde absorbe ettiği ve size geri verdiği sıcaklığı vermiyor ve bu da daha rahat nefes almanıza katkı sağlıyor. 
            Denizi o kadar berrak ki ben paletlerimi ve gözlük ekipmanlarımı alıp daldım suya. Hatta su soğuk (ama baya baya soğuk haberiniz olsun) olmasına rağmen uzun süre alttaki trompet balıklarını izleye izleye yüzmüşüm arada dip dalışları da yapılabiliyor. En dibe dalınca Antalya daki hatta Kaş’ taki berraklığı bulabiliyorsunuz. Bu kısmı müthiş tek dezavantajı az önce de belirttiğim gibi su soğuk.
           Yakınlarda bir köy bakkalı var evet evet yanlış duymadınız bildiğin bakkal hani içeriye girince nuhun ankara makarna ile hobby saç jölesi nin yanyana, aynı rafta olduğu bakkallardan. Bunu yazıyorum ki yanınıza lazım olan ne varsa almayı unutmayın ve oralarda market aramayın zaten bulamayacaksınız. En son Datça’ dan alıp geçilebilir. Yol üzerinde başka hiç bir şey yok. 

           Telefon ise çekmiyor. Vodafone kısmi olarak çekiyor TürkTelekom ise hiç çekmiyor Turkcell kimsede yoktu bu yüzden bilmiyorum. Ayrıca Yunan hatlarına geçiyorlar dikkat edin zaten yolda da Yunan radyosuna yatay geçiş yapıyor araçlar.                  
          Bu koya dair en sevdiğim şeylerden biri de akşam ateşi yakıp masanızı kurunca üst yoldan geçen araçların ışığını seyredip aynı zamanda ateşin yaydığı ışıkta müzik eşliğinde keyif yapmak ve bir şeyler yemek oldu.
           Yeni yerler keşfetmek isteyen herkes için iyi olabilir sonuçta daha önce Delikli Koy için de aynı düşüncelere sahiptim ve bu tecrübeler işe yarıyor. Bir sonraki kamp için fikir oluşturuyor. Bakalım bir sonraki yer neresi olacak. Sonraki tecrübelerde görüşmek üzere, Hoşçakalın…