
Şu sahneyi en başa alalım. Kamp hazırlıklarının tamamlanmasına müteakip kamp yerine gelinir, time lapse çadır kurulumu yapılır sandalyeler açılır, erken gelindiyse bir doğa yürüyüşü yapılır ve sonrasında gece müzik eşliğinde şu sahne canlanır.
Elbette ki çadır keyfinin en güzel yanlarından biri de ateş yakmaktır. Ateşte yemeğinizi ya da etinizi pişirmektir ya da bizim gibi fotoğraf çekmektir. Hava biraz soğuk ise ısınmaktır. Burada tek önemli nokta doğaya zarar vermeden bu keyfi yaşayabilmektir. Bu hususların dışında nelere dikkat etmeliyiz birlikte inceleyelim.
Belirli yerlerde kamp alanı olarak ayrılan bölümlerde ateş yakmak çoğu zaman mümkün değildir. Bunun istisnasını İzmir Karagöl Tabiat Parkı‘ nda gördüm. İzin veriliyordu. Zaten o yüzden bütün gece sisli bir şubat akşamı gibi göz gözü görmeden kamp yaptık.
Hadi Başlayalım.
Alanın daha önce nerelerinde ateş yakılmış onlara bakın. Kurulu taşlar ve kazılmış çukur varsa kullanın, şayet yoksa da alanı önce kontrol etmekte fayda var. Karlı zemin ile ilgili daha sonra detaylı bir yazı yazmak istiyorum lakin şimdilik kısaca söyleyeyim. Zemine birkaç odun parçası ile yalıtım yaparak üstteki odunun verimli yanmasını sağlayabilirsiniz. Tabi önce odun bulmanız lazım. Yakılacak odun seçilirken kuru odun seçmekte fayda var. Islak odunlar yoğun bir duman ve is çıkarttığı için size ve çevrenizdekilere rahatsızlık yaşatabilir. Bir de bu odunların yanması sizi çok uğraştıracaktır.
Odunu buldunuz. Hemen yukarıdaki gibi kumların üzerinde de yakmak zorunda kalabilirsiniz, ormana yakın ve ağaç köklerinin bulunduğu bir yerde de yakmak zorunda kalabilirsiniz. Ağaç köklerinin zarar görmemesi için bu bölümlerden uzakta yakmakta fayda var. Ayrıca yere dizilen taş ve küçük kaya yığınları da işinize yarayabilir. Hatta bu ateşin üzerine yine düz bir plaka taş ve kaya bularak etinizi balığınızı pişirebilirsiniz. Çok lezzetli oluyor. Biz bir üstteki fotoğrafta kumu biraz kazıp taşlarla da etrafına set yapmıştık. Bu sayede çok ta yakında olmayan ağaçlara sıçramasını da engellemiş olduk. Dipnot belirteyim. Yakılan ateşin kalan atıklarını alandan çıkarken torbalara doldurup çöpe atmıştık. Bizden sonra gelenlere böyle bir manzara bırakmak haksızlık olacaktır.
E sıra geldi yakmaya. Yanınızda çıra vb malzemeniz varsa kolay ama yoksa, küçük dalları ve kuru otları merkeze koyup ateşe verdikten sonra nispeten daha büyük olanları yavaşça ekleyin. Bir süre sonra hızlıca alev alacaktır.
Çok önemli bir hatırlatma daha : Çadırınız dayanıklı malzemeden yapılmış olsa da ateşin uçan kıvılcımları değdiği anda yakabilir. İki çadır ile gidince bile minimum 10 metre aralıkta yakıyoruz ki uçuşan kıvılcımlar çadıra ulaşana kadar zaten sönüyor.
Bir üstteki yazılan yazıya ilave olarak rüzgar faktörüne dikkat edin. Rüzgar çok hızlı dağıtabilir ve istenmeyen sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Bunun önüne geçmek için rüzgarın geldiği yöne bir engel koyarak rüzgarı dağıtmasını engelleyebilirsiniz ayrıca ateşiniz uzun ömürlü olucaktır aksi halde hemen sönebilir.
Daha uzun süreli ateş yakmak isterseniz de şurada bir video var onu izleyebilirsiniz. Ya da farklı olarak odunları aralıklı en alta dizin ve aralarına çalı çırpı koyduktan sonra üste koyacağınız odunları paralel değil de diğer odunları kesecek şekilde ekleyin. Aynı modu üçüncü ve dördüncü kat için de uygulayın. Odunlar yavaş yavaş yanarken de üsttekilere ulaşacak ve sizin için uzun süreli bir ateş olacaktır. Tabi şöyle bir şeye de gerek yok.

Şimdi gelelim iri tuzda balık nasıl pişirilir. Peşinen söylemek gerekirse bizler aşçı değiliz tam tarif vermemiz ya da herkesin damak tadına uygun tarifler vermemiz mümkün değil, amacımız kamp anılarımızı ve yeni fikirleri paylaşmaktır. Bu arada “Mavi Yengeç Nasıl Pişirilir” demiş miydim. Demediysem onu da araya ekleyebiliriz sonra.
Ateşinizi uygun bir yerde yaktınız. Sıra geldi düz zeminli iki taş bulmaya. Etrafa bakın kesinlikle bulabilirsiniz. Yanınıza iri kaya tuzu almayı unutmayın. Taşı yanan ateşe bırakırsanız taşın alt kısmı ateşte uzun süredir zaten ısınmaya başlamış olacaktır. İri tuzu taş yüzeyine seriyorsunuz. Hangi balığı pişirecekseniz balığa uygun bir taş olması yeterli. Tuzu yüzeye serince balık dışarda kalmasın yeter. İlk tuzu serince yaklaşık 2 cm tuz kalınlığını düzleştirin ve üzerine sprey sıktığınızda etkilenecek kadar su sıkın ya da elinizle dökün. Amacımız tuzun hava alan kısımlarının su vasıtasıyla kapatmak ve sıva benzeri alan oluşturmaktır. Biraz da sıkıştırın ve 1.5 cm kadar tuz olsun yeterli. Balığınızı temizleyin ve her iki yüzerine bıçak ile 2-3 çizik attıktan sonra tuzun üzerine bırakın. Şimdi de üzerinde az önceki gibi su ile hafif ıslanmış tuzu balığı tamamen hatta kuyruğuna kadar kapanacak şekilde örtün. Balık üzerinde yine 1.5 cm tuz yüzeyi oluşturduktan sonra “taşı üzerine kapatın” ve ateşte bırakın. Taş çok ağır olmasa da olur lakin tuzu hafif bastırmalı ve düz bir yüzeyi olmalı. 30-40 dakika sonra piştiğini hissedebilirsiniz. Zaten tuz da yanmaya başlıyor. Ama buradaki önemli nokta harala gürele yanan ateş değil hafif bir ateş olmalıdır. Neticede gergedan pişirmiyoruz. Tuzu ve taşları ısıtacak kadar olsun yeter. Bu tarifi yazarken benim ağzım sulandı, sizlerin de ağzı sulandıysa hemen kampta bu tarifi yapın ve lezzetine doyulmayacak bir balık pişirin. Sonrasında ise tuzu kırın ve servis edin. Hatta bunu yaptığınızda fotoğrafınızı benimle de paylaşın ya da yorumunuzu lütfen alta yazın. Şimdiden afiyet olsun.
Doğayı koruyacağınız ve geride temiz bir doğa bırakacağınız güzel kamp günleri diliyorum.
Hoşçakalın.
Hi,
Do you know that your WordPress site kizilsakalindunyasi.com is very slow to load and that you lose visitors, leads and customers every day?
We have already optimized more than 2000 sites since 2015, why not yours? : http://strase.xyz/61BsJ
Best Regards,
Emmett